8 Mayıs 2012 Salı

matt bonner röportajı - amerika seyahati


blogumuzun yazarları trouble paez ve ben, haftasonunu geçirmek üzere 2 gündür san antonio'daydık. gitmişken san antonio spurs ün büyük yıldızı matt bonner'la röportaj yapalım dedik. aslında seyahatin esas amacı paez'in msn de bulduğu ve 2 aydır yazıştığı amerikalı kızdan buluşma teklifi alması idi. kız "david robinson çay ocağı" nın önünde buluşma teklif etmiş, bizimki de tek başına ta oralara gitmeye korktuğu için yanında bizi de çağırdı. spursDAŞ lık adına onu yalnız bırakmak olmazdı. neyse bu konuya yazının sonuna doğru tekrar dönüp akıbeti bildireceğim. matt bonner la yaptığımız röportajın ayrıntılarına geçiyorum.

matt bonner saha içinde olduğu gibi saha dışında da çok sempatik bir insanmış. bizleri 3 oda bi salon 120 metrekarelik apartman dairesinin diafonundan karşıladı. bonner "come on in" deyince, yaşadığım heyecanı tarif edemem. ince belli çay bardağında yarım şekerli çay tercih edenler bilir, işte küp şekeri bölerken ki o heyecan anca bunla yarışabilir. ayakkabılarımız çıkarıp eve girdik, altında kot pantolonu üzerinde fanilasıyla tam bizden biri gibiydi matt bonner. "be relax men like your home" dedi bize ve oturma odasına geçtik, röportajımıza başladık.



sevgili matt, nasıl bu kadar iyi üçlük atıyorsun?

küçükken çöpleri hep çöp kutusuna uzaklardan atmaya çalışırdım. oradan kalan bir kol alışkanlığı olduğunu düşünüyorum. % 40 ı geçen oranlarda üçlük atıyorsam küçükken isabet ettirmeye çalıştığım çöp kutusu sayesindedir.

senden daha iyi basketbolcular var mı sence?

zor bir soru (burada gülüyor, biz de gülüyoruz yerlerdeyiz hatta matt bonner tirab'ı yerden kaldırıyor). kesinlikle var.

bu sene san antonio spurs şampiyon olabilecek mi?

buna yürekten inanıyoruz. duncan geçen akşam hanımıyla bize geldiğinde "bu sene şampiyonuz matt başka yolu yok" dedi. herkes inanmış durumda. kenetlendik yönetim taraftar bizler herkes. bu takım bunu başaracak.

duncan demişken, nasıl bir insan duncan günlük hayatta? geçen gün size geldiğini söylediniz, neler yaptınız?

hanımıyla akşam yemeğine geldiler, yemekten sonra survivor izledik. daha doğrusu tim sadece izler gibi yaptı. times gazetesinin bulmaca ekini çözdü akşam boyunca. saat 11 e doğru gelirken uykusu geldiğini ve ayrılmak zorunda olduğunu söyledi ve çok güzel vakit geçirdim bunu yine yapalım dedi. gerçekten çok eğlenceli bir adam tim, tam bir adrenalin hastası. (burda kahkahalarla gülüyor, tabi biz de gülüyoruz. kahkahalarımız at&t center'dan duyuluyor)



röportaj teklifimizi kabul ettiğin ve bizi evinde ağırladığın için çok teşekkür ediyoruz. son olarak türkiye'deki hayranlarına söylemek istediğin bir şey var mı?

türkiye çok güzel bir ülke. arda turan, nihat genç, recep tayyip erdoğan ve ferda anıl yarkın'ı tanıyorum. hepsi çok başarılı ve türkiye'yi çok güzel temsil ediyorlar. hayranlarıma, sevenlerime söyleyeceğim tek şey şu; san antonio spurs'e inansınlar. biz her şeyi başaracak güçteyiz. bu sene şampiyon olacağız. bize güvensinler.

***


röportaj bitti ama bizim muhabbetimiz bitmedi matt bonner'la. oturduk gece 12 ye kadar batak oynadık. sonra ayrıldık. bizi yolcu etmek için apartmanın dışına kadar geldi matt bonner. asansör bozuk olmasına rağmen 5 kat aşağıya inmeyi göze aldı. çok iyi bir insan olduğunu tekrar tekrar tescilledi röportaj yaptığımız akşam.

paez'in msn'de bulduğu kızla görüşme mevzusunun akıbetini belirtip yazıyı noktalayalım. kız gelmedi. 2 saat bekledik gelmedi. resmen kandırmış çocuğu. gözleri nemlenen, yüzü düşen, msn mağduru arkadaşımıza kendini toparlaması için cips kola alıp eve dönmekten başka çağremiz yoktu artık. iyi başlayan ama kötü biten amerika seyahati dönüşü vatan toprağına dönmek moral verdi. toprağı öptük ve kendimize geldik. insanın kendi ülkesi gibisi yok.


3 yorum:

  1. yine insanları kandırıyorsun deko. kızla biz ertesi gün buluştuk gayet fast food yiyen etinde budunda bir hanım arkadaşımızmış. ben gayet memnun kaldım seyahatten. ayrıca matt bonner tuz yemiyorsa suç benim değil :(

    YanıtlaSil
  2. arkadaşlar cümleten selam. eve ulaştım. haxball açıp oynayayım dedim ama saat farkı yüzünden oyunda uyuyakalmışım. uyanınca yediğim küfürlerle kendime geldim ve jet lag var beyler yazdım:) yine küfür yedim. bonner gerçekten muhteşem bir ev sahibi. tuvaletten sonra yaptığımız taharet musluğu muhabbeti dinler arası diyalog bakımından oldukça ilgi çekici bir tecrübeydi benim için. paez için yeni sarah ile musa olurlar diye düşünürken kız ekti bunu. deko ise "biz amerika'yı futbolda yeneriz" diye kendi kendine söyleniyordu. yine de eklemeden edemedi; "futbol dediysem soccer yani."

    YanıtlaSil
  3. güzel bir tecrübe oldu hepimiz için. hani bir şarkıda geçiyor ya

    "hop up to my ship baby i'll make you fly
    you love me and you know that baby don't you lie
    like me like i like you and say naninaninaninanina"

    aynen bu hesap. çabamızın adının (san antonio spurs) olması inanın gurur veriyor bana.

    YanıtlaSil