gram yazma istediği hatta şevk yok içimde. seri gözümüzün önünde giderken sadece twitter'da ve mesajlaşma üzerine deko'yla, doru'yla konuştuklarımızı buraya da yazmak lazım belki de.
- kötü durumdayız. hem psikolojik hem de oyun olarak neredeyse dip noktamız diyebiliriz. kısa süreli yakalanan ivmeleri devam ettirebilecek mental açlığımız yok denecek seviyede.
- savunma önceliğimizdi. seri başlarken de bugün de. fakat bunu bir reaksiyona çeviremedik. özellikle kazandığımız ilk maçı izlemediğim için es geçiyorum 2 maçta da biz kendi istediklerimizi değil ergin ataman'ın bizi mecbur ettiği ölçüde oynadık. savunmada bu bağlamda görülebilir.
i) erceg'le başlamak lazım. ergin ataman erceg'i neredeyse üç sayı çizgisinin iki adım dışında hücum setlerine başlatıyor. oyunu daha geniş alanda oynayarak arroyo ve hawkins gibi oyunun yönünü değiştirmede uzman iki oyuncunun artılarını değerlendiriyor. bu sayede mehmet yağmur - serhat çetin ve erceg çok fazla boş şut imkanı buluyor.
ii) bu boş şut mevzusuna tabii bir de david hawkins'in penetre üstü pasları var. biz seri boyunca hawkins'in ne arkasında ne de önünde durabildik. hawkins istediği zaman topu alarak savunmacısını geçti ve 5e4 hücum etme şansını yakaladılar. maalesef bizim en büyük savunma problemimiz burada oluştu.
iii) adam adama savunmaya karşı erceg-bonsu'yla oynarken iki uzunu da dışarıya çıkartıp iki taraflı perdemele yaptıkları durumlarda resmen afalladık. bonsu devrilebilen, erceg ise şutu olan bir uzun. bu durumda nereden oynanırsa oynansın o ikili oyun mutlaka rakibin istediği bir şut imkanı sağlıyor. bunu engellemek adına zone savunma silahını geç çıkarttık.
iiii) son olarak hücum ribaundu sayısı. 12 hücum ribaundu vermişiz. yaptığımız top kaybı 11. asist sayımız ise 10. bazı rakamlar bizim kendi oyunumuzu oynamadığımızı net şekilde gösteriyor.
işin hücum kısmında ise yine ergin ataman'ın istediklerini yapmakla meşguldük. en etkili silahımız olan p&r oyunlarını oynayacak alanı bir türlü bulamadık. çünkü beşiktaş çok rahat kapanıp yardım savunmasını çok kısa sürede getirebiliyordu.
- bunun nedenlerinden biri belki de en önemlisi 4 numaraları ( boris savovic ) dışarıdan ziyade içeriden kullanmaya çalışmak.
- erceg'i dışarıya sürükleyemediğimiz için içeride kalabalık kaldılar. alan paylaşımını çok iyi yaptılar. burada önceki maç shumpert faydalı olamamıştı ama cevher bu maç fena görünmedi. belki bir ihtimal haluk burada denenebilirdi.
- yine hücumda zaza gittiğinden bu yana ilk defa alçak postta sırtı dönük oyun aradık. çünkü ikili oyunları oynayamadığımız için bir şeyler arayışındaydık. fakat ne furkan ne de luksa böyle oyuncu değiller ve sonuç tabii hüsran oldu. hıncal'a da koz oldu.
- hücum setlerimizden ziyade zor anlarda başvurduğumuz jamon gordon hamlemiz ise hep jamon'a takıldı. formsuz demek değil de bir sorunu olduğu aşikar. onu bu kadar kötü durumda gördüğümü hiç hatırlamıyorum.
- ender arslan'ımız. 24 saniye hücum süresinin hakkını veren yegane guardlardan biridir. en az 16 saniyesinde elinden asla çıkartmaz. efes'de de böyleydi ama bizim topun dolaştığı hücum setlerimizde mecburen topu gönderiyordu. şimdi oyun disiplinimiz sekteye uğradığı için ona yine gün doğdu. hoşgeldin bay 24sn ender.
bugün bizden daha iyi savunma yaptılar, bizden daha iyi hızlı hücuma çıktılar, tempoyu istedikleri seviyede tuttular. en önemlisi bizden daha fazla istediler. kazanmak için sebebimiz yoktu.
neticede bu bir oyun. her gün iyi olamazsın bizim olayımızı buralara taşıyan da bu kadro ve staff bugün kaybeden de. seriyi kaybetsek dahi euroleague'i kaybetsek dahi bize bugün bunları yazdırıp "bu takım bu değil" dedirttirenler de onlar. umarım bir an önce kim olduklarını hatırlarlar ve düştükleri gibi kalkarlar.
son paragraf nefis. şu seriyi ipekçiye getirelim salı kazanıp. 3 saat oldu kendime gelemedim daha.
YanıtlaSilumarım kim olduğumuzu hatırlarız ve düştüğümüz gibi yerden kalkarız. yoksa çok yazık olacak.