gelelim oyuncu bazlı değerlendirmelerimize:
carlos arroyo
her yeni sezonda daha da dominant arroyo...evet tbl'de 4.sezonunda 35 yaşına gelmişken her sezon bi' şekilde üstüne koyabilen bir arroyo. müthiş hikaye.
topu yere vurduğu an ne yapacağına karar verebilen, savunma harekete geçmeden savunmayı okuyabilen, savunma stratejisi değiştiğinde çabucak reaksiyon verip hamlesini yapan, tüm sahayı, açıları, eşleşmeleri görebilen büyük bir dahi. çok büyük oyuncu.
pick kontrolü üst düzey, ikili oyun sonraları öldürücü şutu ve yön değiştirebilme kabiliyeti muazzam pasörlüğüyle birleşince onunla oynanan ikili oyunlar büyük bir tehdide dönüşüyor. pas zamanlaması, şiddeti ve savunmayı okuyabilme kabiliyeti oynanan ikili oyunlarda fark yaratıyor.
sorumluluk almaktan hiç çekinmeyen hatta bunu özellikle isteyen bir oyuncu. ipleri sürekli elinde tutmak istiyor ve ilk 5 seçiminden rotasyondaki süresine kadar istekleri hep takımın liderinin kendisi olduğunu belli eden detaylar oluyor.
savunmada fiziksel olarak dezavantajları olmasına rağmen takım liderliğini burada da gösteriyor ve genellikle adam değişmeli savunma stratejileri geliştiren galatasaray'da savunmanın da liderliğini üstleniyor. bu tip savunmalarda çabuk karar vermenin çabuk olmaktan daha önemli olduğunu düşünürsek arroyo savunma zaafiyetlerini 2 yıldır minimum seviyede hissettiriyor takıma.
bu sene ise kadro yapısındaki makyajla bir çok tbl'e maçında tribünde olmasını bekliyorum. süresinde ve ilk 5 seçiminde değişiklik olacağını sanmam. euroleague maçlarında yine 25dk seviyesinde süre alacaktır ve ilk 5 başlayacaktır.
ender arslan
mrs.24 second. anlamsız ve beklenmedik şutların üstadı. kafasını gömüp ibrahim üzülmez driplingiyle yaktığı canlar hiç de azımsanamaz. ters eşleşmeyi yakaladığında hiç affetmez kaldırır el üstü atar. nedense rakibin soluna vurup potaya gitmek gibi bir alışkanlık edinmemiştir. blok yemekten sakınır ve çabuk pes eder. savunmada geçilmeyeceği oyuncu türü yoktur. ama idrak edilemeyecek kadar yeteneklidir de. kutusu açıldığında loop'a alınmış bir şarkı gibidir ne susturabilirsiniz ne de anlayabilirsiniz.
bu sezon guard rotasyonunda arroyo, nolan smith'le beraber oynayacağı için sürelerinde ciddi bir azalma bekliyorum. özellikle euroelague'de ihtiyaç olmadıkça başvurulmayacaktır. momentum'u değiştirmeye yönelik, ani reaksiyon gerektiren durumlar dışında 1.opsiyon olacağını sanmam. kenarda farklı bir guard opsiyonuyla nolan ve carlos'u yedekleyecektir.
nolan smith
transferi gerçekleştiğinde detaylı bir nolan portresi çıkartmaya çalışmıştım. http://sanlispurs.blogspot.com.tr/2014/07/nolan-smith-o-bir-sampiyon.html
nolan bir vizyon transferi. parkede hem arroyo takımını devam ettirip hemde alternatif düzenler yaratmak için yapılmış gelişime açık bir hamle. nolan'ı sakın ola ne arroyo ile ne de jamont gordon ile karıştırmamak lazım. ne arroyo profilinde bir oyun kurucu ne de jamont profilinde bir combo.
atletizmi ve penetresi kuvvetli, oyuna karakter koyabilen, açık alan oyunları çok iyi oynayabilen, savunmada topa baskı silahına elverişli, yıkımına potaya gidebilen bir oyuncu.
en büyük dezavantajları ise istikrarsız dış şutu ve sayı çıkartma mecburiyetinde hissettiğinde yaptığı tercih hataları.
sezon boyunca hem back-up pg hemde combo olarak süre alacaktır. ligde arroyo'nun olmadığı maçlarda birinci guard, bazı zamanlar ise tribünde olacaktır.
sinan güler
sinan yarı final serisinde ve dünya şampiyonasında gördüğümüz gibi penetre ve boyalı alan savunmaları sorunlu takımlara karşı potaya gidebilme de tek alternatifin o olduğu maçlarda ciddi bir hücum silahı olarak karşımıza çıktı. şunu söyleyebiliriz ki son 5-6 aylık dönemde ciddi bir özgüven kazanmış durumda. hem şut kullanmada hemde potaya drive etme konusunda tereddüt etmiyor. açık alanda bir silah olarak kullanılabilecek atletizmini de unutmamak lazım.
kendine güvenerek oynadığı bölümlerde ciddi manada katkı verebilirken özgüveni kaybolduğu anlarda ise dişlilerin dönmemesine yol açan ve hücumda yutan elemana dönüşen bir sinan görüyoruz. şutu güven vermeyen, oyun aklı zayıf, topa yön verirken doğru tercihleri yapamayan, ikili oyun savunmasında fecaat, savunma sezgisi ve zamanlaması oldukça sıkıntılı bir sinan.
sinan'ın savunmada el-kol çabukluğu ve riskli şekillerde top çalma arzusu ise hem olumlu hemde olumsuz haneye yazılabilecek, bu sezon ki savunma stratejisinde göz önünde bulundurulabilecek detaylar.
sinan'ın euroleague'de ciddi süreler almasını beklemiyorum ( ort. 5dk ) yine ender'de olduğu gibi maçın seyrini değiştirmeye yönelik baskılı savunmalarda yada penetre silahına ihtiyaç duyulduğunda kullanılabilir. ana sistemdeki yeri konusunda çok emin olamıyorum. ligde ise kesilen yabancıya artan azalan sürelerde kimi maç +20 kimi maç ise 3-4dk sahada kalacağını öngörüyorum. her maç değil ama belli maçlarda kullanılması çok daha makul.
martynas pocius
avrupada skor üretebilen kısa oyuncuları kategorize ettiğimizde pocius hiçbir zaman elit skorer klasmanında bir bölümde bulunmaz. elit şutör kategorisinde de bulunmaz. onun bulunacağı kategori maç içi konsantrasyonu yüksek, istikrarlı, oyunun her alanında etkili oyuncuların harmanlandığı yer olur. bakın özellikle allaround demedim. çünkü bana göre pocius allaround özellikleri olan bir skorer.
oyunun hücum yönünde toplu ve topsuz bütün alanlarda çok verimli bir oyuncu. birebir rakibini yenerek ve perde üstünden hareket ederek iyi bitirebildiği penetre silahı, hem statik hemde hareketli kullanabildiği dış şut silahı, pas & paylaşım konusundaki yeterliliği ve topu yere vurup pozisyon yaratabilme kabiliyetine sahip. ikili oyunları oynayabiliyor ve topun içeriye inmesi için hazırlanan setlerde pası veren oyuncu olabiliyor.
topsuz oyunlarda ise atletizmi göz kamaştırıcı. hem baseline tarafından hemde tepeden potaya topsuz cut'ları çok değerli. bunu değerli kılan şey ise pocius'un bitirici pozisyonundaki yetenekleri. pocius çok çok iyi bir bitirici. hem estetik hem de güçlü.
savunmada ise elimizi oldukça güçlendiren birebir savunma ve yardım savunması ehliyeti var. özellikle pas arası ve topa baskı sonrası top çalma konusunda oldukça işimize yarayacak bir silah.
pocius'un bu seneki kadromuzda hem lig, hem de el'de 2-3 rotasyonunda aradori'yle birlikte başka işleri yaparak birbirlerini tamamlayacaklarını ve yedekleyeceklerini düşünüyorum. beklentim 25dk süre alacağı yönünde.
pietro aradori
şimdi de euroelague düzeyinde olmasa da eurocup ve yerel ligler düzeyinde skorer apoleti sağlam bi' şekilde çivilenmiş pietro aradori'deyiz. siena'nın yeniden yapılanmaya giderken takımda onu tutmaması son yıllarda en çok şaşırdığım olaylardan biriydi. oldukça da hatalı bir karar olduğunu düşünüyorum siena için.
aradori her şeyden önce komple bir skorere dönüşebilecek yetenekleri olan bir oyuncu. şutun her nevisini sokabiliyor. spot-up, p&r sonrası, yalancı penetre üstü jump shot, fadeaway ve hareketli gelip potaya bıraktığı şekilsiz atışlar. buna ek fiziksel özelliklerinden ötürü kullanabileceği post-up silahı ve kalçasının da yardımıyla potaya yaklaşabildiği birebir oyunları.
aradori bitirici bir oyuncu. kendi şutunu yaratıp skor üretebilme kabiliyetine sahip fiziksel olarak 3 numaralarla baş edebilecek, 2 numara oynadığında ise özellikle alçak postta üstünlük kurabilecek fiziksel özellikleri var. oyununda hala geliştirmesi gereken yönler var. öncelikle post-up oyunlarında potaya yaklaşmak yerine uzaklaşmayı seçiyor ki burada ben kendini geliştirebileceğini düşünüyorum.
aradori için de nolan hakkında söylediğimiz vizyon transferi benzetmesini yapabiliriz. aradori burayı sorumluluk alıp euroleague oynayacağı bir kapı olarak görüyor. hem maaş hemde beklentiler ışığında daha fazlasına ulaşacak bir oyuncu. bu sene hem onun hemde galatasaray'ın iyi bir ortaklıkla beraber büyüyeceğini öngörebiliriz.
aradori süre bakımından hem lig hem de el'de 25dk civarı süre bulacaktır. sorumluluk açısından da tıkanan hücumlar veya sonuna gelen 24sn'lerde arroyo'dan sonra en çok o elde patlayan topları kullanacak oyuncu olacaktır. kim bilir belki de o yükü kaldırabilirse david hawkins'e bjk ve gs'de verilen şut özgürlüğü bile tahsis edilebilir.
geçmiş dönem aradori hakkındaki görüşlerimiz http://sanlispurs.blogspot.com/2013/05/milyonluk-essekler-sg.html
vlad micov
vlad micov'u da pocius ve aradori gibi geçtiğimiz dönemlerde yazmıştık. öncelikle o yazıyı paylaşalım http://sanlispurs.blogspot.com/2013/05/milyonluk-essekler-sf.html
micov çok beğendiğim bir takım oyuncusudur. aynı işleri yapmasalar da markoishvili gittiği andan itibaren onun yerini sadece micov'a layık görmüştüm.
micov ve markoishvili farklılıklarından başlayalım. savunmada marko çabukluğu ve inatçılığıyla fark yaratırken, micov daha fazla fiziksel güç ve sezgilerini kullanıyor. bu açıdan marko'yu genelde guard savunmasında görürken micov'u forvet savunmasında görüyoruz. marko'nun çok daha iyi p&r savunmacısı olduğunu söylemeye elbette gerek yok.
şut konusunda ikisi de oldukça ehil oyuncular. ikisinin de yüksek yüzdeyle -özellikle köşelerden- spot-up şut sokabildiğini söyleyelim. screen üstü şutlarda markoishvili, penetre üstü orta mesafe şutlarda ise micov çok daha iyiler.
burada şunu eklemek lazım ki pozisyon olarak da bi değişim olduğu aşikar. biz marko'yu 2-3 numara rotasyonunda kullanırken, micov bize 3-4 rotasyonunda lazım olacak. özellikle 4 kısalı düzeni de kullanmak isteyen ergin hoca için micov hem topu yere vurup ikili oyunları oynayabilme hemde 4 numaraların arkasında kalabilme açısından büyük avantaj sağlayacaktır.
micov'un rotasyonda 22-24dk civarı kısa forvette, 3-5dk'da uzun forvet pozisyonunda görev yapacağını düşünüyorum. en büyük endişem umarsızca yaşadığı vurdumduymazlığı. umarım suratındaki o ifade gurovic'in ruhunun yansıması değildir.
zoran erceg
sefer taslı katil zoran erceg 2.11 boyu ve el gösterilmesi çok zor dış şutlarıyla galatasaray hücumlarının temel yapı taşlarından en önemlisi. set hücumlarında alan açabilecek tek silahımız o ve onun ikili oyun sonrası dışa açılıp yolladığı şutlar. evet topu yere vurduğunda daha kararlı drive edebilse, alçak posta indiğinde rakiplerine diş gösterebilse elbette daha güzel olacak ama zoran erceg de bu.
savunmada oldukça pasif, yardım getirebilme konusunda yavaş ve tehdit oluşturamayacak kadar naif, ribaundlarda saldırgan olmayı prensip olarak doğru bulmuyor ama hücumda üst üste atacağı 3 üçlükle bunların hepsini unutturacak ve hissettirmeyecektir bizlere. öyle umuyoruz.
kerem gönlüm
galatasaraylı kimliği herkesin malumu olan ve bunu efes forması giyerken de saklamayan kerem gönlüm uzun yıllar boyu kavuşamadığı formasına yabancı sınırı kalktıktan sonra kavuştu. yaşına rağmen sahaya koyduğu enerji ve kazanma hırsıyla her zaman elinizde bulunmasını isteyeceğiniz tarzda bir uzun profiline sahip olan kerem gönlüm oynadığı her sezon önünde kim olursa olsun bir şekilde süre ve sorumluluk buldu. hatta daha da ötesi onun olmadığı her sezon oynadığı takımlar ciddi problemler yaşadı. ancak şunu da eklemeden geçmeyelim kerem gönlüm 15 senelik ülker-efes kariyeri boyunca yalnızca 2 tbl şampiyonluğu yaşadı.
kerem gönlüm hücumda ekmeğini savaşmasına, savunmada savaşmaya hatta benchde varolmasını bile savaşmaya borçlu bir oyuncu. sezgileri kuvvetli, hücum ribaundlarında rakip uzunları sürekli rahatsız eden, darbelere rağmen ayakta kalabilen bir oyuncu.
tabii savaşmayı da biraz açmak lazım. kerem gönlüm yaşına ve kariyerine oldukça ters gelecek biçimde egolarından arınmış ve takım için oynayan bir isim. aynı hücumda 4-5 kere perdeye gelebilen ve her seferinde daha da hızlı hareket eden, bundan rahatsızlık duymayan bir karakter.
oyununun detayına gelince perde sonrası devrilme opsiyonu ve uzundan uzuna pas yeteneği büyük avantaj. özellikle elit bir pasör olmamasına rağmen pas vermekten asist yapmaktan zevk olan bir oyuncu olması yardımlaşma ve takımdaşlık için mühim detaylar. ancak bunun da fazlası her şeyde olduğu gibi zararlı. kendi bitirmesi gereken bir pozisyonda bile pas tercihi çoğu zaman aptallık veyahut korkaklık.
savunmada hem baskı hemde yardımlaşma konusunda avrupa düzeyinde elit bir oyuncu. bu konuda bu sezon ki kısa rotasyonumuz da düşünülünce elimizi rahatlatacağı bir gerçek hele 5 no'da jawai-vou ikilisi düşünülünce.
olumsuz düşüncelerime gelince. hücumda ciddi bir spacing sorununa yol açabilecek şut sorunumuz var. ne orta mesafe ne de dışarıdan bir tehdidin olmaması hücum setlerinde top 4 no'ya geldiğinde başa sarmamıza neden olabilir. bu konuda ciddi ayarlamalar şart.
furkan aldemir
avrupanın en pahalı türk oyuncusuna bir hoş geldin yok mu? 1.3 milyon euro'lu maaşıyla avrupanın en çok kazanan uzunları arasına giren furkan aldemir belki bu sezon euroleague'de çoğu maçta süre dahi alamayacak ama en çok kazanan türk oyuncusu olma apoletini 3 yıl boyunca omuzlarında taşıyacağına bahis koyabilirim.
bu konuda açık konuşmak gerekirse furkan'ın hiçbir günahı yok. furkan yetenekleri ve verebildikleri ölçüsünde bu maaşı haketmiyor olabilir ama yabancı sınırının esnediği bir sezonda ona bu maaşı vermek başkalarının sorunu olsa gerek.
furkan'ın sorunlarına gelecek olursak. karşıyaka'da onu herkesin istediği bir oyuncuya dönüştüren yeteneklerinin hepsine halen sahip durumda. muazzam bir ribaund hassasiyeti, boy olarak undersized kalsa bile pivotların arkasında durabilmesi onu değerli kılıyor. ancak galatasaray'a geldiğinde beri oyununda ciddi anlamda bir gelişim olmadığını da söylemek üzerine çalışılmış bir analiz olmasa gerek. herkes bunu görebiliyor. ne post oyunu, ne orta mesafe şutu ne de pasör meziyetleri. hiçbirinde gram ilerme yok. hala hücum ribaundları sonrası topu kime vereceğini düşünen bir furkan var. potaya çok rahat bırakabileceği, smaçlayabileceği pozisyonlarda elli tane feyk atıp blok yemek için kaşınan bir furkan.
ben furkan'ın bundan 3 sene önce iyi bir p&r bitiricisine dönüşebileceğini umut ediyordum ki bu noktada bir gelişim sağladığını söylemek çok zor. evet kendisine jawai-vou rotasyonunda mutlak suretle ihtiyaç duyuyoruz. çünkü jawai-vou ikilisinin bize sunmadığı savunma çabukluğunu sunabiliyor. ve hatta daha çabuk bir devrilme. ancak bunlar onun yetersiz hücum portföyünü de örtmüyor ne yazık ki.
ben hocanın furkan için bu sene 4 numara denemelerini bile görebileceğimizi düşünüyorum. ondan bi şekilde faydalanmak şart. umarım kazandığı maaşa değil de ileride olabileceği oyuncu profili üzerine düşünüp bir gayret gösterecektir. bu karakterde bir insan olduğunu düşünüyorum.
nathan jawai
"en büyük alamet-i farikası kalın fiziğine rağmen çabuk ayaklara sahip olması olan nathan jawai bu sayede pick and roll oyunları için opsiyon da yaratabiliyor."
nathan jawai'yi değerli kılan şey oyununun birincil opsiyonu post-up olan uzunlara göre daha çabuk olmasıydı. bunu o ilk galatasaray'a geldiği gün de söylemiştik. onu 10-15dk'lık oyunculardan ayıran şey hücum opsiyonları açısından yaratabildiği derinlik ve handikapların minimize edilmesiydi. hem alçak postta hem de tepede oynanan ikili oyunlardan sonra devrilen bir kalıplı uzun...
fakat şimdi aklımızda ciddi soru işaretleri mevcut. nathan jawai geçen sezon galatasaray kampına katıldığında 160 kiloydu. forma girdiğinde ise 145. bu sene ise kampa 145 kilo civarı geldi ama bir eksikle. o da şu: nathan jawai ayak çabukluğunu kaybetmiş gibi.
bunun bizim için en büyük sıkıntısı elbette ikili oyun savunması ve p&r sonrası devrilme opsiyonlarının kısıtlanması. burada ikili oyun savunmalarında özellikle yüksek pick and roll oynayan takımlara karşı ciddi bir sorun yaşayacağımız aşikar ama beni asıl korkutan jawai'nin tüm hücum opsiyonun alçak postta sırtı dönük oyunlara hapsolması olur. pasör meziyetleri daha yetmemiş bir post oyuncusu için -ki fiziksel olarak hazır olması hayli zaman alan- bu top kayıpları ve kolay savunabilirlik sağlar.
jawai geçen sene o ciddi sağlık sorununu yaşamasına rağmen yaz başında galatasaray'da kalmasını istediğim oyuncuların başında geliyordu. çünkü jawai hem ergin hocanın sırtı dönük oyun planlarına uyuyor hem de üstüne arroyo'nun oynatıcı p&r meziyetlerini tamamlayabiliyordu. fakat bu çeviklik sorunu ciddi soru işaretleri getirmedi de değil. bu sorunun ne kadarının fiziksel hazır olamamayla ne kadarının ise geri döndürülemez yavaşlamayla alakası var bilemiyoruz haliyle. bu fizikte bir oyuncu için her şeyi detaylıca düşünmek lazım. umarım bir an evvel hazır olur.
ian vougioukas
alçak post efendisi.
ayak fundamentalını hayranlıkla izlediğimiz, narin ama öldürücü bir bitirici. rakibinin aklıyla oynayan, her defasında da beklenmedik anda sakince dönüşünü yapan, bloklardan kolay kaçabilmesini sağlayan el değiştirme kabiliyetine sahip hakikaten özel bir bitirici.
yıllarca diamantidis gibi bir halifenin elinde durduğun yerden bile oynayabileceğin pick and roll oyunlarını vasat da olsa yerine getirebilmesi arroyo'nun varlığıyla daha değerli olabilir. vasatın altında da olsa orta mesafeden tehdit yaratabilecek -en azından boşta kaldığında deneyebileceği- bir şuta ve bize en büyük yararı sağlayacağı nokta olan iyi yer alabilme avantajlarını da oyunun artı hanesine eklemek lazım.
fakat her halife yamağı gibi onun da oyunun sorunlu tarafları var. halis bir pivot fiziğine rağmen yumuşaklığı, ikili oyun savunmalarında yavaşlığı, maç içi istikrar sorunu yaşaması gibi.
vougioukas gerçek anlamda bir pivot. evet atletizmi oldukça kısıtlı, evet 10-15dk'lık bir oyuncu ancak eğer aradığımız şey pota altından skor üretebilecek bir uzunsa doğru isim vougioukas. daha da ilerleteyim eğer 8.yabancı almak zorundaysanız ve bu isim 1.opsiyonunuz olan jawai'nin sağlık sıkıntıları nedeniyle ciddi bir sorun oluştuğunda direkt olarak onun yerini almasını istediğiniz bir isimse vougioukas doğru bir transfer.
ancak bizim aradığımız uzun tam olarak ne sorusu başka bir zaman tartışılması gereken uzun bir mevzu.
senin kadronu kurmuşlar bu sene paez. ergin hoca'yla senin aynı anda yanılma ihtimalin zayıf. 2014-15 şampiyonluğu hayırlı olsun. hakettik.
YanıtlaSilhocam shuacan pishkin hakkında ayrı bir yazı yazılacak sanırım?
YanıtlaSilben de şurada bir şeyler karaladım, mirkomilicevic.blogspot.com
kardeş sanırım kendi blogunun reklamını yapıyorsun.
Sil